Osmanlı Venedik İlişkileri
Kanuni Sultan Süleyman döneminde Rodos Adası, Trablusgarp ve
Cezayir alınmış, Preveze Deniz Savaşı’nda birleşik Haçlı donanması mağlup
edilerek Akdeniz’de üstünlük kurulmuştu. Doğu ve Orta Akdeniz bir Osmanlı gölü
haline gelmişti. Ancak Venedikliler bu durumu bir türlü kabullenemediler.
Bu nedenle Kanuni'den sonra da Osmanlı -Venedik mücadelesi
sürüp gitti.
XVII. yüzyılda Venediklilerin elinde bulunan Girit’in Osmanlı
ticaret ve yolcu gemilerine saldıran Hristiyan korsanların üssü haline gelmesi
Osmanlıların Girit'in fethine karar vermesinde etkili oldu.
Girit'in alınmasına karar verilmesinde,
Adanın stratejik açıdan önemli bir yerde bulunması
Osmanlıların Doğu Akdeniz egemenliğine gölge düşürmesi
Girit’in, Hristiyan korsanların barınağı haline gelmesi ve Anadolu - Suriye - Mısır ve Kuzey Afrika arasındaki deniz
ulaşımını tehdit etmesi etkili olmuştur.
Osmanlı Devleti, yukarıdaki nedenlerden dolayı 1645 yılında Girit’i
kuşattı. Kuşatma yıllarca devam etti. Bu dönemde Osmanlı donanması ihmaller yüzünden
eski gücünde değildi. Bu durumdan yararlanan Venedikliler, Ege adalarına ve
batı Anadolu kıyılarına saldırdılar. Çanakkale Boğazı’nı abluka altına alarak
Girit’teki askerlere yardım gönderilmesini engellemeye çalıştılar.
Köprülü Mehmet Paşa sadrazam olduktan sonra Çanakkale Boğazı’ndaki
ablukayı kaldırdı. Girit’e asker ve cephane göndermeyi başardı. Oğlu Fazıl
Ahmet Paşa da bizzat sefere çıkarak Girit'in fethini gerçekleştirdi (1669).
Girit kuşatmasının 24 yıl sürmesi Osmanlı mâliyesini ve donanmasını olumsuz
yönde etkilemiştir.
0 comments:
Yorum Gönder